özgüvende dişini çatlatırım

''1 aydır nerelerdesin hafız?'' sorusu gelirse diye baştan açıklayayım çıkacak olan şiir kitabımın ilk ve son şiiri üzerinde kafa patlatıyordum.ambiyanslı mambiyanslı bir ortam yarattım kendime.moda girmek önemli üstadım.çalışma odam doldu taştı yazıp,çizip,buruşturduğum kağıtlarla.daha şiirsel oldu kanımca.kemik çerçeve gözlük aldım bir de kendime.suratımdan taşan bu gözlükler ve mürekkep kokusu.sek içilen kahveler,masa lambasının cılız,titrek ışığı...

1 ay!  çalışmamın özgünlüğü açısından şarttı bu süreç.öyle onun bunun etkisinde kalmış şiirlerden olmayacaktı şiirim.kimsenin tatmadığını tattırmalıydım okuruma.kimsenin daha önce keşfetmediğini keşfetmeliydim.ve öyle de yaptım.buyrun:

                                  
Çayı koyuverdim ocağa
Istakoz kabuklu yarim oi*
Takla ataraktan geldim yanına
Çok sallamadın alacağın olsun yarına
Istakoz kabuklu yarim oi*
Trabzon'dan Antalya'ya
Limuzinle mi gidilir?
Istakoz kabuklu gerizekalı yarim oi*

Asma yüzünü görüp kaçan olur
Tarlaya ekilmiş soğan yarim oi*
Lalezar lale bahçesi demektir bulmacada lazım olur
El ele turlayalım azcık içim bayıldı                                           

Tarlaya ekilmiş soğan yarim oi*

*şiirin ilerleyen dönemlerde bestelenmesi durumunda evrensel oi'ler ekledim.şarkıda güzel durur deyi.